top of page

ŞEVKET SÖNMEZ | DRINK VAN HOUTEN CACAO İÇİNİZ
11 MART - 8 NİSAN 2014

BIGGER_aktiviteGaleri_33_243.jpg

ŞEVKET SÖNMEZ'İN “DRINK VAN HOUTEN CACAO İÇİNİZ” SERGİSİ MERKUR’DE 

MERKUR, yeni galeri mekanının kapılarını Şevket Sönmez'in ''Drink Van Houten Cacao İçiniz'' adlı sergisiyle açıyor.

  

Şevket Sönmez bu sergiyi, önce 1910 yılında gazete manşetlerine, sonra da Mayakovski'nin şiirlerine yansımış bir olayı esas alarak kurguluyor.

Halka açık yapılan son giyotin idamlarından birinde Van Houten firması mahkûma, giyotinde ölmeden önce kendi reklamlarını haykırması karşılığında para ödemeyi teklif etmiş, mahkum da bu anlaşmayı kabul etmiştir. Mayakovski, herkesin geleceğe umutla baktığı 20.yy başlarında, boğazından kanlar fışkırmadan hemen önce “Van Houten Kakaosu İçiniz” diye bağıran bu adamı “Pantolonlu Bulut” şiirinde anmaktadır.

Şevket Sönmez, bu sloganı melez bir hale sokarak sokak diline tercüme etmiştir. Ona gore bugün, bireysel trajediler, genel bir yılgınlık halinin dayanakları olarak kullanılıyor. Yirminci yüzyılın hayaletleri aramızda dolaşıyor.

Sanatçı sergide Mayakovski'den geriye kalan imajları da kullanarak, bellek-tarih, teknoloji-doğa, ten-metal gibi ikilikleri sürekli çarpışmakta oldukları boşluktan çekip yüzeyde yeniden kurguluyor.

Tarihi, kocaman bir 'kötümserlik mitolojisi' ve hayatı da bununla uzlaşma çabası olarak gören bir anlayışa karşı; içinde şairin suretinin vahşi hayvanlara, metal yığınlarının ise egzotik çiçeklere dönüştüğü bu resimler, sanatçı için belirgin bir 'süblimasyon' işlevi görmektedir.

Çalışmalarında çeşitli biçimsel yaklaşımların bir arada olma haline paralel olarak farklı teknikler de kullanan sanatçının, büyük boyutlu suluboyalar, akrilik ve yağlıboya tuvallerden oluşan bu sergisi 5-22 Ekim tarihleri arasında MERKUR’de ziyaret edilebilir.

Sanatçının resim üretiminde kullandığı özel teknik, tuhaf bir şekilde resmin kendisini de endüstriyel bir üretim nesnesine dönüştürür.  Oluşturduğu canlı parlak yüzeyler izleyiciyi teknoloji merkezli bir gösterinin parçası haline getirmekte ve gerçek ile olan bağlantıları gevşeterek imgenin fetişleşmesini sağlamaktadır.

 

Sanatçının yüzey estetiği kaygısını öne çıkardığı işlerinde kullandığı Airbrush tekniği ile el üretimi izini olabildiğince gizleme isteği ve üretim sürecinin kendisini performatif bir etkinlik olarak görmesi fotorealist bir tavrıda işaret etmektedir. 

bottom of page